Cinler geleceği asla bilemezler ..

Bu soru sık gündeme geliyor. Cinler gelecekten haber veremez. Bir kere bunun kesinlikle bilinmesi gerekir. Gelecek anlamında kullandığımız gayb, insan hissi ve bilgisinin idrak edemediği ve ulaşamadığı gizli şeylerdir. Kimi tarotçu ve astrologlar, gaybdan yani gelecekten haber verdiklerini iddia ederler. Bunların bu iddiası kesinlikle doğru değildir. Çünkü gaybın anahtarı Allah'ın yanındadır. Tarotçu ve astrologlara güvenmemek gerekir. İman etmiş, Müslüman cinlerle irtibat kuran kişinin eğer şuur ve maneviyatı yerinde ise onun Müslüman cinlerle yaptığı istişareye güvenilebilir. Ama bu istişare gelecekten haber verme anlamına gelmez. Şu şekilde yorum ve tahminde bulunabilirler: Mesela büyük bir tepede oturan kişi, her tarafı rahatça görebilir. Tepenin eteğinde tren raylarının olduğunu düşünelim. Bu rayın hem geliş hem gidiş yönü var. Aynı rayı kullanan iki tren olduğunu, tepede oturan kimse görüyor ama aynı rayı kullanan trenin makinistleri olayın farkında değiller. Bu makinistler, kendilerine ait raylara geçmezlerse bir müddet sonra kaza yaparlar. Tepede çıplak gözle bu olayı gören şahıs trenlerin kaza yapacağını haber veriyorsa. Bu olay gabya ve dolayısıyla gelecekten haber vermeye, yani bir anlamda falcılığa girmez. Bu sadece olma şartları gerçekleşmiş bir olayın bir sonraki aşamasını gördüğünden, dolayı bir tahmin yürütmedir. Müslüman cinlerle irtibatta olan bir kimse geçmişe ait bilgilerin bir kısmını bilebilir. Yaşanan olayların sonrasını ancak tahmin edebilir. Tabii ki her insan birtakım konularda tahmin yürütebilir.

GEÇMİŞTEN HABER VERİRLER Mİ?
Aklımıza böyle bir soru takılabilir, bana da zaman zaman soruluyor: "Cinlerle irtibatlı olanlar geçmişi bilebilirler mi?" Cinler yapıları gereği çok süratli hareket ettikleri için, yapıları gereği her yere sızabildikleri için, cisimsiz olabildikleri için yani insanlarca görülmedikleri için bizim o anda vakıf olamadığımız birçok şeye vakıf olabilirler. Bu suretle elde ettikleri bilgileri insanlar aracılığıyla aktarmaları geçmişten haber vermek değildir. İnsan için 'an' ile cin için 'an' aynı şeyler değildir. Biz bir 'an'a girerken, cin o 'an'dan başka bir 'an'a geçmektedir. Bizim için an olan durum, cinler için geçmişte kalmıştır. Bizim için 'gelecek olan bir an' da, cinler için 'mevcut an' olabilmektedir. Yani birbirine karıştırmayalım. Bu soruyu bir örnekle cevaplamam gerekirse, üzerinden sabah ezanı geçmeden, çalıntı malı ve çalanı söyleyebilirim. Çalan kimse aileden ise, fitne olmasın diye çalanı söylemem ama, yerini söyleyebilirim. Ailede facia olmasın diye. Ben olaylara bakarken, toplumun durumunu da göz önünde bulundururum. Burada elbette ailenin selametini de, huzurunu da dikkate alırım. Mesela; benden bu konuda yardım isteyen birine "Senin hanımın aldı, evladın aldı" diye asla demem. Ama çok önemli bir hadise cereyan etmişse, o kişiyi uyarırım veya o kimse benim yanımda ise, "Evladım çıkar ver" derim. Bunu çok defa da yapıyorum. "Neden sabah ezanı geçmeden?" diye sorabilirsiniz. Cenabı Allah'ın verdiği ruhsat buraya kadardır. Bundan ötesini bilemeyiz.

OLAYLARI SEZEBİLİR MİYİZ?
Altıncı his konusu pek çok insan tarafından kabul edilir. Altıncı histe yer alan 'önceden sezme' konusu, Amsterdam Üniversite'nde görevli psikolog Prof. Dick Bierman tarafından bir deneyle teyit edilmiştir. Ne yapmış bu profesör? Bir grup insanın beyin faaliyetlerini ultrasonografik cihazlarla izlemiş. Bu insanlardan bazılarının olayları önceden sezebilme yeteneklerine sahip olduğu gerçeğiyle karşılaşmış. Bu profesör bir gazeteye yaptığı açıklamada, "Şimdi araştırmayı daha da ileri götürüp kimlerin geleceği görmekte daha başarılı olduğunu keşfetmek istiyoruz" şeklinde konuşmuş. Bu yetenekler özel yeteneklerdir. Her insanda ortaya çıkmaz.

* * *
SAHTE MEDYUMLAR
Maalesef ülkemizde sahte medyumlar, para kazanmak hırsı yüzünden bilmedikleri konularda ahkam kesmekte, geliştirilmesi gereken bu mesleği lekelemektedirler. Medyumluk çok zor ve aynı ölçüde sorumluluk isteyen bir meslek. Sahte medyumlara karşı uyanık olmanızı tavsiye ediyorum. Medyum fal bakan, büyü yapan kişi değildir. Dikkatinizi çekmek isterim ki, falcılık ve büyücülük yapan birçok zavallı ucube insan medyumluk sıfatı altında bu güzel ilmi hafifletmeye çalışıyor. Falcılık ve büyücülük zaten dinimizde meşru sayılmaz, yasaktır.
Haramdır...

Konular