Çizgi Filmler Ne Kadar Masum?

Televizyon yayginlastiktan bu yana pek çoGumuz çizgi filmlere asina olduk. Çocuklarimiz da öyle. Sabah saatlerinde baslayan çizgi filmler bazi kanallarda aksama dek sürüp gidiyor. Sakincali gördüGümüz baska programlari seyretmesinler diye çocuklarimizi çizgi film seyretmeye tesvik ediyoruz. Ancak bir çok seyde olduGu gibi, bunda da iyisini ve kötüsünü ayirdetmeden. Çok masum görünen bir çok çizgi filmin aslinda diGer bazi filmler gibi zararli olabileceGini hiç düsünmeden.




Çizgi filmlerde de siddet var. Hiç ihtimal vermesek bile, Tom ve Jerry'den tutun He-Man'e kadar onca çizgi film masumiyet ve komiklik perdesi arkasinda siddeti sergiliyor. Tom ve Jerry'i düsünelim. Tek bir bölümünde bile bastan sona kedinin fareyi öldürmeye çalistiGi, farenin de binbir kurnazlikla onu altetmeye çalistiGi bu çizgi film çocuklara ne veriyor? Onlara siddetin pek de eGlenceli bir sey olduGunu öGretmiyor mu? Kaldi ki Tom ve Jerry karakterleri o kadar sirin çizilmisler ve birbirlerine reva gördükleri zulümler o kadar komik ki. Kimsenin aklina bu yaratiklarin habire anlamsiz bir öldürme, cinayet ve katil çabasi içinde olduGu gelmiyor. Bati'nin siddet kültürünün doGrudan bir yansimasi bu. Amerika'daki sehir caddelerinde yasanan hayatin hayvanlar suretinde yeniden canlandirilmasi. siddete bile ancak savunma amaciyla ve Allah adina izin veren islam'in baris anlayisini alttan alta isgal eden görüntüler bunlar.




siddetten baska cinsellik de aslinda önemli bir yer tutuyor çizgi filmlerde. Televizyonlari açik-saçik filmleri yersiz ve uygun olmayan saatlerde gösterdiGi için elestiriyoruz. DoGrudur. Ancak çizgi filmlerin içinde ne olup bittiGini o kadar takip etmiyoruz. Onlarin masumiyetine bastan inandiGimiz için elbette. Özellikle sinema filmi olarak yapilan Anastasia, Notre Dame'in Kamburu, Pocahontas, vs. gibi çizgi filmlerde ana konu artik ask. Elbette bu askin iki tarafi var: Bir kadin ve bir erkek. Ne yazik ki Bati'nin ask kavrami sadece cinsellik ile sekillendiGi için, çizgi filmler bazen müstehcen filmleri aratmayacak sahneler içerebiliyor. Canli karakterler olmadiGi için yine görmezden geliyoruz. Ancak çocuklara sunulan bu örnekler onlarin büyüdükçe kafalarinda sekillenecek hayat tarzinin da belirleyicisi.




Çizgi filmlerin önemli bir kismi biliyorsunuz hayvan karakterlerine dayali. Kedi, fare, aslan, çakal, papaGan, maymun, köpek, kaz, serçe, ördek, akliniza hangi hayvan geliyorsa çizgi filmlerde görmek mümkün. Ama hayvanlar bildiGimiz hayvanlardan farkli: Çizgi filmlerdeki hayvanlar konusabiliyorlar. Daha da ötesi, insanlar gibi hareket ediyorlar, onlar gibi kiziyor, gülüyor, aGliyor, kavga ediyor, seviyor, her seyi bizim gibi yapiyorlar. Bunda ne yanlis var demeyin. Çocuklarin zihinlerinde hayvan-insan ayrimini bulaniklastiran görüntüler bunlar. Çocuk, insanlarla hayvanlari ayirdedemez hale gelebilir. Bunun hayvanlari gerçek manada anlamasina engel olacaGi da açik. Bati düsüncesindeki evrim teorisinin çizgi filmlere bir yansimasi bu. insan pekâlâ hayvan soyundan gelebilir demektir bu. Bu yüzden, verilen mesaj su: Ha insan gibi hayvan, ha hayvan gibi insan.




Çizgi filmler üzerine sadece bizlerin deGil, Bati ülkelerindeki bazi aile derneklerinin de tepkileri var. ABD'de bu dernekler bir kaç yil önce çizgi film kavramini bu kadar önemli hale getiren Disney'in yaptiGi Aslan Kral adli çizgi filme karsi protestolar yaptilar. iddia ettikleri sey, bu çizgi filmin bir sahnesinde aslanin kosarken çikardiGi tozun havada üç harf olusturacak sekilde çizilmesiydi: S, E, X. Elbette Disney bunu yalanladi, ama o sahneyi gösteren görüntülerde bu kelimeyi açikça okumak mümkündü. Disney, çocuklari seven ve aile kavramina önem veren sirin insanlarin toplandiGi bir yer deGil. Herhangi baska bir Batili sirket gibi kâr amaciyla çalisan bir fabrika. Ve çalisanlari arasinda escinselleri tercih eden bir sirket. Aslan Kral filminin müziGinin bir escinsel sarkiciya, Elton John'a ait olmasi bu yüzden garip deGil.



Çizgi filmleri deseledikçe çocuklarin bilinçaltina yönelmis onlarca baska mesaj bulabilirsiniz. Benim en çok dikkatimi çeken mesajlardan biri çizgi filmlerdeki müslüman karakterler. Alaaddin çizgi filminde sadece Alaaddin deGil, maymun da bir fes giyiyor. Eski zamanlarda yapilmis Temel Reis filmlerinin birinde konu Arabistan'da geçiyor. Ancak kötü adamlarin hepsi Arap kiyafetinde çizilmis. Hatta bu Oryantalist çarpitma Arap kiyafetini bile Hint kiyafetiyle karistirmis. Olsun, önemli olan izleyen Batili çocuklara aynen Hollywood filmlerinde olduGu gibi, kötü karakterlerin müslüman olduklari imajini asilamak. Bu çocuklarin müslüman çocuklar, bizim çocuklarimiz olmasi önemli deGil. Bu kez bizimkilere asaGilik kompleksi enjekte ediliyor. Sürekli dövülen, çilgin davranisli müslüman karakterlerini gören çocuklarimiz, Bati'nin zalimâne gücüne karsi ellerinden hiç bir sey gelmeyeceGi fikrine alisiyorlar. SeyrettiGim baska bir çizgi filmde de, tam tersi çok müsamahakar bir yahudi hahami resmedilmisti. Propagandanin en güzel örnekleri bunlar. Ve her basarili propagandada olduGu gibi, propaganda yapildiGi izlenimini vermeyecek masum çizgi karakterler araciliGiyla.




Bizlere çizgi film masumiyetinde bir dünyada yasadiGimizi televizyon, film, kitap, dergi ve her türlü kültür unsuruyla yutturmaya çalisan Bati'nin, çocuklarimiza da çizgi filmler araciliGiyla erismesi mümkün. Bu yazdiklarimizin hiç biri çizgi filmlerin temelden çarpitici ve artniyetli olduGu anlamina gelmiyor. Ayni çizgi filmler, ülkemizde yapilan Hay gibi bazi filmlerin de gösterdiGi gibi çocuklarimiza iyi mesajlar da verebilir. Ancak burada sorumluluk bize düsüyor. Kendimizi kaptirdiGimiz haberler ve televizyon tiryakiliGi hastaliGindan arada bir uyanip, çocuklarimiza açtiGimiz pembe çizgi film dünyasindaki karanliklara dikkat etmemiz gerekiyor.



[b]Çocuklarimizin geleceği de bizim bugünümüz gibi Televolelesmesin.[/b]

KEMAL REiSOGLU

Semerkand Dergisi'nden alinmistir.

Konular