Muhterem Müslümanlar!
Aile toplumun temel birimidir.
Aile kurumu evlilikle kurulur.
Ahlakın bozulması,
Zina eylemleri,
Nesep karışıklığının önlenmesi,
Kadınların korunması ve geçimi,
İnsan neslinin devamı... evlilik müessesesiyle sağlanır. Aile ocağının alternatifi yoktur.
Kur’ân-ı Kerim’de bekârlara hitaben: “Kadınlardan size helâl olanlarla evlenin...” (Nisa S.A.:”) Velilere hitaben de: “Sizden bekâr olanları evlendirin...” (Nur S.A.: 32) buyurulmaktadır.
Anlaşılması gereken şudur: Toplumun temeli aile, ailenin temeli de nikahtır. Allah (c.c.), insanı aile yuvası kurma özelliği içinde yaratmıştır.
Nikahsız yaşamın yaygınlaştığı toplumlarda sosyal yapı dejenere oluyor. Maddi ve mânevi yıkıntıların önü alınamıyor. Fuhuş, sosyal dokuyu bozuyor. Bedeni ve ruhi hastalıklar oluşuyor ve bunlar yayılıyor.
Muhterem Müslümanlar!
İnsanlar ıstırap ve problemlerle huzursuzluk içinde kıvranıyor. Bunlardan kurtulmak için öncelikle aileden başlamak lazım. Bu noktada problemlerimiz çözümsüz değildir. Çünkü Peygamberimiz Efendimiz’in “İslâmî aile örneği” önümüzde mevcuttur. Ona bakıp nasıl aile reisi, nasıl bir koca, nasıl bir baba olmamız gerektiğini öğrenip öyle olmamız gerekir. Yani herkes Peygamberimiz efendimizin nasıl bir koca, nasıl bir baba nasıl bir aile reisi olduğunu öğrenip O’nun gibi olmakla huzurlu ve mutlu olabilir.
Kur’ân-ı Kerim’de: “İnsanlar ancak Allah’ın koyduğu ölçüler doğrultusunda yaşamakla mutlu olurlar” (Rad S.A: 2 buyurulmaktadır.
Bakara suresinin 187’inci ayetinde eşlerin birbirlerini günahlardan koruduğuna işaret edilmektedir.
Muhterem Müslümanlar!
Peygamberimiz Efendimiz: “Mü’minlerin en kâmili eşine iyi davranandır” (Müslim, Radâ. 61) buyurulmuştur.
Rum suresinin 21’nci ayetinde Allah (c.c.), eşlerin karşılıklı olarak kalblerine sevgi ve şefkat koyduğunu beyan eder. Bundan dolayı insan eşine karşı sıkıntılara katlanır. Yaşamayı sevmemiz evlilikle mümkündür. Seksüel, bozukluklar, sapıklıklar, psikopadilerin önlenmesi için tek çıkar yol evlilik yaşını geciktirmemektir. Böylece organik ve zihinsel bozukluklara düşülmesin...
Evlilik, sağlık ve ihtiyarlık sigortasıdır. Kişi mâhrêm yerlerini hastalık ve acizlik sebebiyle en rahatlıkla açabileceği kişi eşidir. Kur’ân’da eşlerin birbirlerine örtü denmesinin hikmeti budur. (Bakara S.A: 187)
Muhterem Müslümanlar!
Eğer aile düzeniniz sarsıntı geçiriyorsa:
• Kadının çalışma hayatına girmesi,
• Ailede ekonomik bağımsızlık sevdasının oluşması,
• Evin anne şefkatinden mahrumlaşması,
• Evin otel havasına bürünmesi,
• Ev hizmetlerinin memur zihniyetine dönüşmesi,
• Çocukların yuvalara gönderilmesi,
• Karı-kocanın cinsel bir tüketici konumuna dönüşmesi,
• Eşlerin mutluluğu değil haklılığı ön plâna çıkarması... gibi sebeplerin bulunmasındandır.
Bunlar ailenin dinamitleridir.
Fırsat vermeyelim ki, mutlu olabilelim.
Mevlüt Özcan 22.06.2007
Evlilik de bir imtihandır.
Ben yeni(bir aylık) evli biriyim. Eşimi çok seviyorum ama bazen ona karşı istemediğim hareketler ve üzücü sözlerde bulunabiliyorum. Sonrasında büyük pişmanlık duyuyorum. Tövbe ediyorum ve üzüntülü duruma giriyorum ve bu durum eşimi de etkiliyor. Allah tüm sevenlerin her konuda muhabbetini arttırır inşallah.
Bence insan bazı zorluklarda ben imtihandayım diye sakin olup, sözlerine ve hiddetine sahip olup yapılmaması gereken hal ve hareketlerde bulunmaktan sakınmalı Allah'a sığınmalı. Yüce Rabbimiz eşinizin beğenmediğiniz yönlerine sabredin sizin bilmediğiniz zorlukta bir hikmet, bir güzellik ve kolaylık gizlidir demekle bir sürü pozitiflik sunmakta ve sabrın sonunun selamet olduğunu haber vermektedir.
Allah tüm inananlara, huzur versin...
20.07.2007 - ulkusena