Büyük zâtlar eşlerine nasıl hitap ederlerdi !!

[size=18px][color=black]Sevginin, insan psikolijisine olumlu katkı yaptığını vurgulayan Mevlânâ Hazretleri aşk ve sevginin benliği hor ve hakir kılıp, insanı yükselttiğine dikkat çekiyor. “Onsuz bütün beden tamahtan ibarettir. Tamah ise alçaltandır. Sevgi ve şefkat insanın, öfke ve şefkat ise hayvanın temel hasletleridir. Sevgi güneştir; ama kusurları örtmede gece gibi olun!” şeklinde özetler aşk ve sevgiyi.


Osmanlı İmporatorluğu’nun en şaşaalı döneminde yaşamış ve koca imparatorluğun bir anlamda kaderine hükmeden kararlara etki eden birisi olarak Hürrem Sultan’ın bu anlamda Kanuni Sultan Süleyman’a yazdığı mektup ve ona hitapta kullandığı ifadeler çok önemli;


“Ayağınızın bastığı toprağı yüzlerce defa öptükten sonra, benim güneşim ve saadetimin sermayesi sultanım.”


“Eğer siz, bu ayrılık ateşi ile yanmış, ciğeri kebap, sinesi harap olmuş, gözleri yaşla dolmuş, gecesini gündüzünden ayıramayacak kadar hasret denizinde boğulmuş biçareyi; aşkınızla, Ferhat ve Mecnun’dan beter olmuş âşık kölenizi sorarsanız, sultanımdan ayrı olduğumdan beri bülbül misâli âhım ve feryatlarım dinmemiştir. Öyle bir hale düştüm ki, bu hasretin verdiği kahrı ve acıyı, Rabbim düşmanlarıma vermesin.”





Saraya bir esir olarak getirilen Hürrem Sultan’ı görür görmez Kanuni Sultan Süleyman Han’ın da bir anda âşık olduğunu haber verir kaynaklar. İnsan bir kere de âşık olunca artık onu anlatmayla geçer bütün vakti. Hürrem Sultan’ın Kanuni’ye yazdığı o sözlerden sonra şimdi gelin hep birlikte Kanuni Sultan Süleyman’ın onun için neler yazdığına bakalım:


“Benim birlikte olduğum, sevgilim, parıldayan ay’ım, can dostum, en yakınım, güzellerin şahı sultanım. Hayatımın, yaşamımın sebebi cennetim, kevser şarabım. Baharım, sevincim, günlerimin anlamı, gönlüme nakşolmuş resim gibi sevgilim, benim gülen gülüm. Sevinç kaynağım, eğlenceli meclisim, nurlu parlak ışığım, meşalem. Turuncum, narım, narencim, hayatımın aydınlığı. Gönlümdeki Mısır’ın sultanı, varlığımın anlamı, İstanbul’um, Karaman’ım, Bütün Anadolu ve Rum ülkesindeki diyara bedel sevdiğim.


İbrahim Hakkı Hazretleri’nin eşlerine yazdığı mektuptan şefkat, sevgi ve aşk dolu ifadeler de şöyle:


“İzzetli, hürmetli, hakikatli, adamlıklı, şefkatli, hatırlı, gönüllü, asilli, usullu, akıllı, izanlı, hünerli, marifetli, üsluplu, yakışıklı, güzel huylu, tatlı dilli, uzun boylu ince belli, ayıpsız hatunum, helalim Firdevs Hatun huzuruna, derun-i dilden ve can u gönülden selamlar ve dualar edip ol mübarek nazik hatırın sual ederiz, Huda’nın birliğine emanet veririz. Benim nazlı yar-ı gamgusârım. Benim şenliğim, şöhretim, benim sevdiğim, keyfim, benim canım Firdevsim! Neylersin n’işlersin, ne keyftesin, ne fikirdesin, ne haldesin, ne demdesin? Benim güzelim, garip gönlünü ne ile eğlersin? Benim güzel keyfim, senden ayrılmak ne çetin ahval imiş bilmezdim.


[/color][/size]

2 yorum

Büyük zâtlar eşlerine nasıl hitap ederlerdi !!

[quote="yelizz"]Allah hayırlı eş nasip eylesin!demek ki bu şahısların hanımları bu iltifatlara layık kimselermiş, kimse kusursuz değil ama kimseye de boşyere iltifat edip gönlü hoş tutulmaz, eşler kibirlenip ben herşeyin en iyisine layığım edasına girerse ancak hakaret duyar.
sen onun kulu ol ki o senin kölen olsun misali eşler biribirini sevgi ile gönül hoşluğu ile muamele etmezse iltifata yer bulunmaz..
yine insan kendini bilmeli ve Allah için iyi bir kul, eşi için hayırlı bir eş olmalı bence aşk sevgi muhabbeti derken hayatın anlamını saptırıp herşeyini bir insana bağlamamalı...yine bu forumda biryerde olmalı "sen benim sadece eşimsin" diye bir yazıda anlatıldığı gibi..orta yolu bulmak lazım :) :)[/quote]

çok güzel özetlemişsin kardeşim.
evet Amin diyorum duana da,Rabbim hepimize hayırlı eşler nasip etsin

07.05.2008 - turab

Büyük zâtlar eşlerine nasıl hitap ederlerdi !!

Allah hayırlı eş nasip eylesin!demek ki bu şahısların hanımları bu iltifatlara layık kimselermiş, kimse kusursuz değil ama kimseye de boşyere iltifat edip gönlü hoş tutulmaz, eşler kibirlenip ben herşeyin en iyisine layığım edasına girerse ancak hakaret duyar.
sen onun kulu ol ki o senin kölen olsun misali eşler biribirini sevgi ile gönül hoşluğu ile muamele etmezse iltifata yer bulunmaz..
yine insan kendini bilmeli ve Allah için iyi bir kul, eşi için hayırlı bir eş olmalı bence aşk sevgi muhabbeti derken hayatın anlamını saptırıp herşeyini bir insana bağlamamalı...yine bu forumda biryerde olmalı "sen benim sadece eşimsin" diye bir yazıda anlatıldığı gibi..orta yolu bulmak lazım :) :)

07.05.2008 - yelizz

Konular