" Örücü "

[color=olive]FAKÜLTEDEKİ İLK DERSİM İÇİN, yeni aldığım takım elbiseyi giymiş ve aynı renkteki çantamla yola çık-
mıştım. Arabamı bıraktığım otoparka doğru giderken,
kendimi bir anda yerde buldum. Herhalde biraz fazlaca
kasılmış ve önümdeki tümseği görmemiştim. Pantolonumun bir dizi yırtılmış ve sol avucum, çöp kutusuna çarparak yarılmıştı.
Hemen toparlanıp ayağa kalktım ve yırtığı çantamla örterek eve döndüm.

Yırtılan pantolonu, daha sonra bir örücüye götürdüm.
Bu arada, başımdan geçen macerayı anlatmış ve belki lâf olsun diye, avucumdaki yarayı göstermiştim. Yaşlı bir adam olan örücü, gözlüğünü takarak ilk önce elimdeki yarayı, daha sonra da pantolonu inceledikten sonra:

Hafta sonu gel yavrum!. dedi. Ancak o zaman olur.

İşlerim çok yoğun olduğu için, örücüye bir ay sonra
uğradım. Pantolonumu tamir edip üst rafa kaldırmıştı. İndirirken:

-Değişik bir kumaşmış!. dedi. Beni çok uğraştırdı.
Borcunuzu üzerine yazmıştım.

Pantolona eklediği kağıta göz atınca:

-Acaba bu miktar fazla değil mi? diye sordum. Tamir edilen yerler de belli oluyor.

Örücüyü kızdırmış olmalıydım. Gözlüğünü çıkartırken:

- Bak evlât dedi. Kırk senedir bu meslekle uğraşıyorum. Eğer yırtıkları benden iyi tamir eden bir sanatkâr bulursan, senden bir kuruş almayacağım.

Yaşlı adamı daha fazla üzmemek için susmayı tercih ettim ve para çıkartmak için elimi çebime attıım. Paralar, yarası tamamen kapanmış olan avucuma değmiş ve sanki beynimde bir şimşek çakmıştı.

Âdete bağırarak:

-Buldum örücü buldum!. dedim. Bahsettiğin o Sanatkârı buldum!.

Elimi ona doğru uzatırken:

-Bak!. dedim. Sana anlattığım kazada, panolonumla birlikte bu avucum da yırtılmıştı. Bak bakalım, o yırtıkdan herhangi bir iz kalmış mı?

Yaşlı adam, donmuş gibi elime bakıyordu. Dudaklarının titrediğini ve gözlerinin dolduğunu hissettim. Titrek bir sesle:

-Haklısın evlât, dedi. Bilsen ne kadar haklısın. Hayatımı bu mesleğe verdim halde, nasıl oldu da o ustayı fark edemedim?

Yaşlı örücüyü, hiç olmazsa az bir para alması için zor ikna ettim. Ve daha sonraki günlerde, ona sık sık uğrayarak hâl hatır sordum. Ustasını tanımanın rahatlığıyla:" kırk yıl sonra çırak oldum!." diyordu.

Cüneyd Suavi
"Hayatı içinden sevgi hikayeleri 1"

"Sayın Cüneyd Suavi" böyle güzel hikayeler yazarak bize geniş ufuklar açtığı için kendilerine teşekkür ederim. Allahü teâlâ kendisinden ve bizlerden razı olsun.[/color]

Konular