benim , nihat hatipoglunun tv deki bir sohbetinde taccub ettigim bir meseleyi sormak istiyorum...
kendisine, türkiyedeki ahlak polisinin durumu soruldu, bu dinen caizmidir diye. verdigi cevap beni sok etti...yanliz bas tarafina fazla dikkat etmedigim icin verdigi kaynagi malesef atladim...
söyle bir hadise anlatti, peygamberimizinde bulundugu bir mahallede yanliz bir kadinin bulundugu eve yabanci erkeklerin girip ciktigi ora halkinin malumudur... bu durumu peygamberimize etrafdakiler sikayet ederler, müdahale etmesini isterler... peygamber efendimiz dört duvar icinde olan olaylardan dolayi bize bir sikayet gelmezse bizim oraya müdahalemiz haneye tecavüz olur bu ise haramdir der... burdan hareketle ahlak polisinin bugünkü faliyetinin dinen caiz olmadigini bahsetti... bu konuda sizlerin bir bilgisi varmi?
15 yorum
nihat hatipoglu
[quote="yolcu"]Nihat hatipoğlu'nun bir kandil gecesindeki şuna benzer söleri dikkatimi çekmişti doğrusu:
Benim programımı izlediniz.Allah inşallah sevabını verir.Başka birşey yapmayabilirsiniz de , nafile ibadet etmeyebilirsiniz de......
Söz gayet açık.İzaha gerek yok sanırım.
[/quote]
bence, nihat hatipoglunun programi birbakima dini sohbet ve vaaz mahiyetinde oldugundan söylediginin gayet dogru oldugunu düsünüyorum, birde baska ibadet yapmasini bilmiyenleri rahatlatmak icin kullanilmis bir ifadede olabilir...
nihat hatipoglunun ehlisünnete muhalif fetvalarini ortaya koymadan böyle bir hatip hakkinda yanlis izlenim vermek mesuliyetli olsa gerektir...
20.03.2008 - alaattin
nihat hatipoglu
assalamu aleykum ben samir bakuden yaziyorum turkiyede olanlari siki izliyorum.sizin ilahiyatcilarinizin verdiyi fetvalarini hayretler icinde izliyorum
19.03.2008 - samirmuslim
nihat hatipoglu
ALLAH Resûlü hasta yatağında soğuk terler döküyor. Hazreti Aişe’nin gözü yaşlı, Hazreti Ebu Bekr’in başı yerde, Kainatın Efendisi ebedi yolculuğun eşiğinde son nefeslerini sayıyor. Medine soluk almadan bekliyor.
Buruk yürekler, endişeli bakışlar ve köşelerde sessiz sessiz akıtılan göz yaşları… Tek istenilen şey, bir haber. Habibin sıhhat haberi. Fakat Alemlerin Rabbi daha fazla uzatmayacaktır dünya gurbetini Habibinin. Ahmedi’nin yüreğini daha üzmeyecektir bu çöllerde.
İşte son an… son nefes… ve Habibin dudaklarından dökülen son söz: “Er’rafiku-l a’la! Er’rafiku-l a’la!” “ Yüce dost! Yüce dost!”
Kainatın Sevgilisi ulaşıyor dostuna
Ezan vaktidir. Resûlullah’ın yokluğundaki ilk gecenin sabahı. Bilal elini kulağına götürmek için hazırlanıyor. Mukaddes daveti duyuracak. Lakin yüreği yanıyor. Yanık sesi, yanık yüreğiyle hepten hüzne bürünmüş başlıyor ezan-ı Muhammedi. Ve tam “Eşhedü enne Muhammederrasûlullah…” derken bir hıçkırık kopuveriyor Bilal’in ciğerlerinden. Bilal ağlıyor, sahabeler ağlıyor. Dalga dalga hüznüyle yayılıyor gülbang-ı Ahmedî. Peygamber müezzini ezanı güçlükle bitirebiliyor.
Medine… Peygamber şehri. Hiç böyle görmemişti bu şehri Bilal. Her bir taşından göz yaşı damlıyordu sanki. İşte bu sokaklardan yürümüştü ALLAH Resûlü. Bu mescitte oturmuştu. Şu kütüktü yaslanıp da hutbe okuduğu. Mübarek ayaklarının değdiği toprak bu topraktı. O’nun gül kokusu sinmişti bu yerlere. Medine O’nu bulduğu gün can bulmuştu. Ama şimdi o yoktu bu şehirde. Her zerresine hasretini nakşedip göçüp gitmişti işte. Bilal Medine’de duramazdı artık. Baktığı her yönde O’nun hatırasının canlandığı, yüreğine hicran ateşleri yağdıran bu şehirde kalamazdı. Hasretini bağrına basıp Şam’a gitti. Aradan seneler geçti. Medine peygambersiz, ezanlar Bilalsiz seneler geçti. Halife defalarca Bilal’i Medine’ye çağırdı. Tüm ısrarlara rağmen peygamber müezzini kabul etmedi bu davetleri.
Fakat bir gece Efendimiz (sav) rüyasına geldi Hazret-i Bilal’in. ALLAH Resûlü (sav) nurlar içinde ona bakıyor, sitemvâri bir tavırla: “Ne zamandır beldemize uğramaz oldun Ya Bilal!” diyordu. Ertesi sabah Bilal, emri alan asker gibi fırladı. Derhal Medine yollarına koyuldu. Bilal’in ne sıcakta pişen vücudu ne uzayan yollara bakan gözleri vardı. Hissettiği tek şey kalbindeki tarifsiz sızıydı. Özleten, ağlatan, yandıran bir sızı.
Günlerce süren yolculuğun ardından Bilal, sevgilisini gömdüğü hicran şehrine ayaklarını basıyordu işte. Ve o gün Medine bir zamanlar çok iyi tanıdığı bir sesle açıyordu gözlerini sabaha. Sesi duyan daha iyi işitebilmek için kapılara koşuyordu. Sokaklara dökülen insanlar heyecan içinde birbirlerine tek bir şeyi haber veriyordu. “Bilal gelmiş! Seneler sonra Bilal Medine’ye dönmüş.” Kalpler sanki yerinden çıkacaktı. Sokaklarda kadınlar, çocuklar… Medine böyle bir şey görmemişti. Bütün şehir mescide akıyordu. Onlar bu sesi hep peygamber hayattayken duymuşlardı. Bu sesi işitip de gittiklerinde mescide ALLAH Resûlü’nün o mübarek yüzünü görmüşlerdi yıllarca. Peki ya şimdi? İşte bu ses Bilal’in sesiydi. Yoksa Muhammed Mustafa (sav) , kainatın biricik sevgilisi şimdi de mescitte miydi? Birisi deseydi ki: “Evet, Peygamberimiz (sav) mescitte, müminleri namaza bekliyor.” Şüphesiz buna inanmayan kalmayacaktı. Bir anda çağlayan hisler o koskoca hakikati unutturuvermişti. ALLAH Resûlü artık aralarında yoktu ve dönmesi de mümkün değildi. İşte o dem herkes koyuverdi kendini. Genç, ihtiyar, kadın, çocuk herkes herkes ağlıyordu. Her şey ortadaydı. Bu ses bu semalarda Muhammed Aleyhisselamsızdı.
Bilal de yüreğinin yangınlarına su serpiyordu gözyaşlarıyla. O da ağlıyordu.
Hıçkırıklara karışan bu ezan bütün Medine’yi ağlatmıştı. Bu Hazret-i Bilal’in okuduğu son ezanı oldu. Şam’a döndükten bir süre sonra o da Hakk’ın rahmetine ulaştı.
İlk bunu Nihat Hatipoğlu tarafından dinlemiştim etkilenmiştimde vede duygulanmıştım ve daha niceleri Allah gerçektende islam üzerine çalışan ve çaba harcayan bütün müslümanlardan razı olsun...
15.11.2007 - keceemre
nihat hatipoglu
Güzel kardeşim belki yanlış anlamışsınızdır diyorum hani direk olarak inanmıyorum demiyorum yoksa sana neden inanmayayım tabikide inanırız .Bir daha soyluyorum sakına yanlış anlamayın sizin sözüne inanmıyorum demiyorum neyse zaten bilmeyenbiride beni adamın akrabası oğlu filan sancak :) Ben bundan sonra daha dikkatli dinlerim vede yanlışını yakalarsam dahada dinlemem zaten
14.11.2007 - keceemre
nihat hatipoglu
[b]Huzuru İlâhide alıp verdiğimiz nefesin dahi hesabını vereceğimizi biliyorken, bilmediğimiz bir konu hakkında konuşmaktan, olmayan bir şeyi varmış gibi varsaymaktan, bir kişi hakkında asılsız şeyler söyleyip müfteri konumuna düşmekten Allah’a sığınırız.
Keşke You tube gibi bir yerde görüntülerini bulup da paylaşabilsek.İnanıp inanmamakta herkes hürdür.Ama en azından bu söylediklerime inanmasak da aklımızın bir ucunda bulundurup Nihat hatipoğlu’nu öyle bir izleyelim.Belki zaman beni haksız çıkarır…
Çalgılı bir şeyle ilahi sevgilerin yakalanabileneceğini de hiç zannetmiyorum.Çalgı ne olursa olsun insanın nefsini okşar.
Selametle[/b]
14.11.2007 - yolcu
nihat hatipoglu
Aynı şekilde benim amacımda mudafa etmek değil ama bu soylediklerin doğru olmayabilir yani bu şekilde soylememiştir veyada siz yanlış anlamışınızdır ben genellikle izlerim ama kandil gecesinde televizyon izlemem genellikle izlemedimde bu şekilde demiyecek kadar aklı başında birisidir benim kanaaatim böyle ben sizin soylediğinize inanmıyorum nedenini açıkladım yukarda konser değil oturum arkadaşım soru cevap şeklinde oturumlar ve anlatımlı oturumlar şeklinde hoşunuza gitmiyorsa kiin getmezse izlemesin veyada bundada bir tarikat çıkarımı var anlamadım şimdi ben hemde dini magazinleştirmeyin demiş çok haklı yaşar n öztürk bugun şöyle dedi müslüman kafasını kapatmaz sadce göğsünü kapatsa yeter alın size magazin ve yanak ısırıln adam beyaz hoca sözde hoca ama açıklamaları ortada arbeski hiç sevmiyorum vede hoşlanmıyorum ben ağlarsam müzikden değil peygamber efendimizin sevgisinden ağlarım demek ki alıgıdada problem var hoca anlatırken sizin algıladığınız söyledikleri değil de arkadaki arbesk fon oluyor ne diyelim Allah herkese hidayet versin...
14.11.2007 - keceemre
nihat hatipoglu
[quote]Benim programımı izlediniz.Allah inşallah sevabını verir.Başka birşey yapmayabilirsiniz de , nafile ibadet etmeyebilirsiniz de......
[/quote]
ilginç gerçekten ve şaşırdım
arkadaşlar önce şunu belirtiyim benim amacım nihat hatipoğlunu müdafa etmek değil yukarda da söylediğim gibi programlarını takip etmiyorum bazen denk gelirse yarısından sonundan arada bakarım biraz
ama sizin söylediğinize katılmıyorum ticarileşti diyorsunuz müziği ve konserleri bir yana bırakalım insanlar neden çok rağbet ediyor programlarına çünkü dini anlatıyor ve günümüzde insanların en çok muhtaç olduğu şey belkide insanlara ulaşmak için bir yol buda
14.11.2007 - su misali
nihat hatipoglu
Nihat hatipoğlu'nun bir kandil gecesindeki şuna benzer söleri dikkatimi çekmişti doğrusu:
Benim programımı izlediniz.Allah inşallah sevabını verir.Başka birşey yapmayabilirsiniz de , nafile ibadet etmeyebilirsiniz de......
Söz gayet açık.İzaha gerek yok sanırım.
***
İkinci bir husus kendisinin zaman gazetesinin bir ekinde röportajını okumuştum.Orada da diğer ilahiyatçılara sitem ederek kendiniz olun, kanal kanal dolaşmayın, dini magazinleştirmeyin amacınız hizmet olsun, mütevazi olun gibisinden şeyler söylemişti.Bunu okuduktan sonra kendisinin ilk program yılları hatırladım.Güzel bir programdı.Peygamber Efendimiz'in (s.a.v) sahabenin hayatından birşeyler okuyordu.Ama garip bir okuma tarzı vardı.Arkadan da arabesk tarzı bir fon müziği sesi geliyordu.Doğrusu izleyince hiç hoşuma gitmedi.Ama onu izleyip ağlayanlar filan var.Çünkü müzik ön planda ve toplum arabeske maalesef çok meyilli.Daha sonra Nihat bey Anadolu turlarına çıkmaya başladı konser-söyleşi tarzı programlar icra etmeye başladı.ne var bunda belki denecek ama bu adam sanatçı filan değil ki konser filan veriyor.Neden böyle yaptı çünkü programda okuğu şeyler iyi tuttu ve olay ticarileşti.Bu da onun mütevazilik anlayışı herhalde..
11.11.2007 - yolcu
nihat hatipoglu
arkadaşlar alaattin kardeşimizn sorusuna şu örneği yollamıştı ankebu-t57 kardeşimiz
Gizlileri Arastirmak....
Hz. Ömer bir gece ibni Mesud'la beraber geziyorlardi. Bir kapidan içeri baktilar. içeride yasli bir kimse sarap içiyor ve sarki söyleyen kadinlar arasinda bulunuyordu. Bunun üzerine Hz. Ömer, hemen duvarin üstüne tirmandi ve içeri atladi.
Adama:
-Bu yaptiGiniz ne kadar kötü bir is. Senin gibi yasli bir insan, bu halde nasil olabilir?" dedi. Yasli adam ayaGa kalkti ve söyle dedi:
-Ey müminlerin emiri! Sana cevap vermek istiyorum. Beni konusup dinlemedikçe, adaletli olamazsin. Sonra Hz. Ömer'e sunlari söyledi:
-Ben yüce Allah'a bir konuda isyan ettiysem, sen üç hususta isyan ettin" dedi. Hz. Ömer:
-Onlar nelerdir?" diye sordu. Adam sunlari söyledi:
-Birincisi sen gizli kusurlari arastirdin. Halbuki Yüce Allah, bunu yasaklamistir. ikincisi sen, duvarin üstüne tirmanip eve girdin. Oysa Allah Teala:
"Evlere kapilarin disindan, bacalardan girmek iyilik deGildir. Evlere kapilarindan giriniz"(Bakara, 2/189.) buyurdu.
Bir de sen, eve izinsiz girdin. Halbuki Allah Teala:
"Sizler, baskalarinin evine izin almadikça ve onlara selam vermedikçe girmeyiniz."(Yusuf 24/27.) buyurmustur.
Hz. Ömer adama döndü ve:
"DoGru söyledin" dedi. Ardindan:
"Beni affeder misin? diye sordu. Adam:
"Allah, seni maGfiret buyursun" dedi. Hz. Ömer aGlayarak oradan ayrilip gitti.(Hindi, Kenzu'l-Ummal, ii, 167. (No: 8827); Kandehlevi, Hayatu's-Sahabe, iii, 148.) Öyle ki Hz. Ömer:
"Allah, affetmezse Ömer'e yazik oldu" diyor, içini çekerek aGliyor ve sunlari söylüyordu:
"Bu adam, yaptiklarini çocuklarindan ve komsularindan gizliyordu. simdi ise:
"Beni müminlerin emiri gördü, diyecek. Ne garip bir durum."
'Kalplerin AziGi'
KUTU'L KULUB
Ebu Talib El Mekki
04.11.2007 - su misali
nihat hatipoglu
nihat hatipoğlu beğendiğim bir hoca
çok sık takip etmiyorum ama ettiğim kadarıylada yanlış bir yorumuna rastlamadım:)
04.11.2007 - su misali
nihat hatipoglu
[quote="vefali"]Aydin dogan nihat hatipogluna bu kadar sarilmus durumda. Star tv nin stari.. Ayni aydin dogan Kanal D sinde tek bir dinden bahsetmiyor. Hali ile bu kadar propaganda sonrasi nihat hatipogluda patlama yapti. Bu konuda arastirma yapanlarda mevcuttur elbet ama dini mevzularda dogru adama aydin dogan giibi birinin kanalinda hergün program yaptirtmazlar burasi da bir gercek...[/quote]
Allah razi olsun ne güzelde aciklamisini yaptiniz tebrek ederim :lol:
03.11.2007 - talib
nihat hatipoglu
Sn vefalı arkadaşım hayretle karşılıyorum bu yorumunu bir insan hakkında belkide bilmeden 'yamuk insan ' damgasını vuruyosun gerçektende vahim halbuki sen boyle yapmazdın !!!Aydın doğan ne adamın yamuğuna nede adamın doğrusuna bakar aydın doğan alacağı reklama reytinge dolayısıyla parasına bakar öyle değil mi bu şekildede düşünebiliriz.Ben hatipoğlunun nasıl bir insan olduğunu bilmiyorum iddaa edemem yamuk insan diye ama benim kanatimce ve anlattığı yararlı şeylerle ve insanları bilgilendiriş şekliyle ve her programında namazı öğütlemesiyle benim güzümde iyibir insan iyi bir hocadır .Aynı zamanda bir çok insanın bu hocadan etkilenip namaza sarılması Kurana sarılmasıda gerçektir .(doğru yanlı bilemem ama yinede Allah razı olsun)Benim 2 patronumda namaz kılmaz ama ikiside izledikçe insanın içine namaz kılası geliyor diye söyledi bizzat ben duydum ve şahidim Sonuçta ne tür araştırma olursa olsun en iyi araştırma insanın kendi gözlemlemesi ve araştırmasıdır .Tabiki bazı yanlışları olabilir kendiside bunu bahsediyor sorumluluğum fazla diyor yanlış yamamaya çalışıyorum diyor çünkü ben kedi sorumşluluğumu bile taşıyamıyorum diyor bu bile insanın kalbin fethediyor.Herzaman bilmeden ön yargılarımızı kırmalıyız bu şekild ebelkide düşüceğimiz bir yanlışa bir hataya hem insan katında hem Allah c.c katında düşmemiş oluruz...
03.11.2007 - keceemre
nihat hatipoglu
Aydin dogan nihat hatipogluna bu kadar sarilmus durumda. Star tv nin stari.. Ayni aydin dogan Kanal D sinde tek bir dinden bahsetmiyor. Hali ile bu kadar propaganda sonrasi nihat hatipogluda patlama yapti. Bu konuda arastirma yapanlarda mevcuttur elbet ama dini mevzularda dogru adama aydin dogan giibi birinin kanalinda hergün program yaptirtmazlar burasi da bir gercek...
02.11.2007 - vefali
nihat hatipoglu
Nihat Hatipoğlu hoca çok bilgili bir hocadır ve diğer tv hocaları gibi değil eğer soylemişse kesinlikle doğruluk payı vardır ama yanlışda olabişlir bu sadce benim bu hocaya güvenimden kaynaklanıyor...
02.11.2007 - keceemre
Ynt: nihat hatipoglu
[quote=samirmuslim ]
assalamu aleykum ben samir bakuden yaziyorum turkiyede olanlari siki izliyorum.sizin ilahiyatcilarinizin verdiyi fetvalarini hayretler icinde izliyorum
[/quote]
bizde hayretler içerisindeyiz namları Azerbaycan'a ulaştı ise vay vay...
20.04.2009 - yolcu